Bilgi Yarışması, Ana Sayfa

Ana Sayfa

İkili Yarışmalar

Kelime Yarışmaları

Zeka Yarışmaları

Günlük

Foto Kulüp

Bir Soru

Serbest Kürsü

Dostluk

Üyelik
Ana Sayfa
Seçkin Üyelik
Mesaj Kutusu
Tavsiye Et
Tıkla Kazan
Ödül Listesi
Gruplar / Sıralama
Sohbet Odaları
  Üyelik
Kullanıcı adı
Şifre
Yeni üye
Şifremi unuttum
Tavsiye Edenlere 10,00 Bonus
Tavsiye edeceğiniz e-posta adresi


%50 Daha Hızlı Flash Menü

Toplam üye
2.056.785
Aktif soru
27.965
Aktif üye
1.186

Bayrak

KONU SAHİBİ: Turkuvaz.   -   8 yorum, 3.616 kez okundu

TARİH: 12.09.2008 10:01:00

KONU BAŞLIĞI: GÜNAYDIN!../ YORUMLARINIZI BEKLİYORUM:))

KONU AÇIKLAMASI:
Öcelikle herkese günaydın , keyifli bir gün olur umarım:))Birbirine tezat gibi duran iki önemli sözü tartışmaya açmak istiyorum. Önyargısız yorumlar bekliyorum. Saygılarımla. 1- Söz uçar, yazı kalır.--- 2- İlim/ bilim dediğimiz şey satırlarda değil, insanın kafasında olandır. Not:Kırmızılar biraz gecikebilir.:)

Yorum yazmak için üye girişi yapmalısınız, üye girişi yapmak için buraya tıklayın


KULLANICIYORUM
_ceyla_Günaydın canım. Öncelikle bende herkeslere güzel ve aydınlık bir gün diliyorum.ben yalnız düşündüm düşündüm çıkamadım işin içinden :)) atasözlerimiz ve deyimlerimizde bir çok örneğini görebiliyoruz bu tür tezat sözlerin. Bahsettiğin konuda da her ikisi de mantıklı geliyor ama objektif bakacak olursak söz uçmaz diyorum çünkü insan sözlerinin kölesidir.yaptığımız işlerden tut da toplumdaki yerimiz insanların bize bakış açısı bile bunlara bağlıdır. Bu yukarıdaki sözde farklı bir manada söylenmiş olabilir tamam ama ben her zaman sözün kalıcı tesiri olduğunu düşünürüm. Aklımız düşüncelerimiz zekamızdır var olmamızı sağlayan ki onları içermeyen yazı da kalmaz zaten. ;))
Günaydın canım:)Farklı bir yerden bakıyorsun ve baktığın yere göre mantıklı.Bir başka açıdan değerlendirecek olursak şöyle de diyebiliriz; söz şimdiki zamanı anlatır dünü öncesi ve sonrası yoktur içinde olduğumuz zamanı anlatır.Bu durumda söz kelimenin tam anlamıyla canlıdır.Ancak yazı dağarcıktaki duyguları kopyalar ve yazılışından sonraki yüzyıllarda okunup, yazılışından önceki yüzyıllar içinde kurgulanabilir.Hal böyleyken söz uçar yazı kalır diyebiliriz.Değerli yorumun için çok teşekkür ederim:))
milkman74Günaydın,söyleyeceğimiz her söz ilerde başımıza büyük belalar açabilir,yazacağımız her kelimeye dikkat etmeli söylediğimiz her sözüde tartıp söylemeliyiz.ilim elbette okumayla araştırmayla olur,fakat okuduğumuz şeyleri uygulamaya koymazsak neye yarar,bilgi paylaşılmalıdır, bir binayı yapan, çimento,tuğla,kum vb. malzemeyi bir araya getirince bir eser oluşur.Kendince herşeyi bildiğini zannedenler, başkasından yardım almayı reddedenler,bir başkasının düşüncelerini küçümseyenler bilim adamı olamazlar.Unutulmamalıki mimar projeyi hazırlar amelede harç taşır bu çalışma olmazsa inşşat meydana gelmez.Herkese mutlu bir gün,hayırlı cumalar dilerim.saygılarımla...
Sizede güzel bir gün ve hayırlı bir cuma diliyorum:)Toplumsal açıdan verdiğiniz örneklerle desteklediğiniz görüşünüz ve değerli yorumunuz için teşekkür ederim.Bir hatırlatmada fayda görüyorum 1. atasözü latince , 2.si ise arapça kökenli toplumların kültürlerini ele aldığımızda belki daha farklı bakış açıları ve yorumlarda geliştirebiliriz diye düşünüyorum.Saygılar
cananyegenGünaydınnn. :) 1. söze kesinlikle katılıyorum. söylediğimiz her söz yada bize söylenen zamanla unutuluyor. ama yazıya geçmiş her söz bu gün unutulsa bile yarın bir yerden ortaya çıkıyor. günlüklerimzi gibi. dönüp bazen okuduğumda vay be diyorum bu da olmuştu dimi :) sen bunu yazınca dün haberlerde gördüğüm Ertuğrul Özkök le - R.T.E. nın atışması geldi aklıma. ikiside birbiri ni bir şeyle itam ederken ikisininde zamnında söylediği yazdığı şeylerle bu günkü lafları yalanlardı... ne ilginç dimi :)
Günaydın canım:)Seninle aynı fikirdeyim.Ama bu fikrim konusunda objektif olduğumu sanmıyorum.İş ortamında resmiyetin ve güvenin teminatı gibi düşündüğümüz yazı önemli geliyor bana.Verdiğin örnekte bunu gayet güzel açıklıyor.Değerli yorumun için teşekkür ederim:))
ginger2004Günaydın Birmilyon:)))1-söz ağızdan çıktıktan sonra kendimiz bile nereye gittiğini göremeyiz..ama yazıyı yazdığımızda dönüp bakarız ve görürüz yani BELGE olmuştur artık.....2-Adamın biri "dünya yuvarlaktır demiş, insanlar gülmüş, ama birgün adam ispat etmiş yani belgelendirmiş...adama gülenlerde dünyanın yuvarlak olduğunu kabul etmek zorunda kalmış...ispat etmek:düşünceden başlayıp,neden,niçin,nasıl sorularına yanıt aramakla devam eden, alınan soru yanıtlarını yazımsal hale getirebilmekle sonuçlanır..yani kişinin beyninde olanlarla başlayıp , yine beyinin düşünce akımı ile sona eren bir süreçtir..:)))))
Günaydın:))İşte bende tam bunu anlatmak istiyorum belge, kanıt, hatırlatma,bunun için yazının önemi olduğunu düşünüyorum.Bu sözün önemsiz olduğunu düşündüğüm için değil.Ama bir söz söylendiğinde önemini hatırlamak ve hatırlatmak için kayıt gereği duyulur hep.Bu ikiliyi birbirinden ayırmak çok zor:))Değerli yorumunuz için teşekkür ederim.
bulmalıyımGünaydınnn sevgili arkadaşım. Sana ve tüm birmilyona hayırlı cumalar, güzel günler… İki söz arasında fazla bir tezatlık yok gibi geliyor bana. Her biri farklı durumlara işaret ediyor bence. İkisi arasındaki bu ilişkiyi veya ilişkisizliği dile getirmeden önce ilk sözün kendi içindeki çelişkisinden de bahsetmek istiyorum. Sözün uçup yazının kaldığı durumlar da vardır ki bu genelde resmi yazışmalarda daha da önemli olur. Öyle ki örneğin taraflar, duruşma tutanağına geçirilen beyanları ile bağlı hale gelirler. Ve sizin tutanağa geçmeyen ifadeleri ispatınız da zorlaşır haliyle. Öte yandan günlük hayattaki insan ilişkilerinde, sözün etkisi kişilerin algılama düzeylerine başka bir ifadeyle hassasiyetlerine göre değişir. Örneğin ben saygısızca edilen bir lafı veya kırıcı bir cümleyi yazıya geçmese dahi etkilenebilir bir tarzda değerlendirebilirim. O söze biçtiğim pay, yazıya geçip geçmemesine göre değişmez yani. Kırıcıdır ve kırıcı olarak da kalacaktır. Gelelim iki atasözü arasındaki bence var olmayan tezatlığa :) Söz uçar yazı kalır cümlesi ile kastedilmek istenen şeyi yukarıda anlatmaya çalıştım. Ama bu demek değildir ki bir yazı tekzip edilemez ve devamındaki tüm yazılar ilkini teyitten uzaklaşamaz.. Hayır. Bir yazıyı da düzeltebilir; hükmünü, sonraki bir yazıyla tamamen de ortadan kaldırabilirsiniz. Kendimize bakalım… Bütün davranışlarımız, bütün düşüncelerimiz hep aynı seyirde mi? Hiç değişmiyor muyuz? Bence değişiyoruz. E yazımızın neden değişme hakkı yok? Bu söylediklerimle ilk sözün bambaşka bir duruma ait olduğunu söylemeye çalışıyorum. İkinci söz ise ilimin insan zihninde aydınlanmaya başladığını vurguluyor bence ki normal olan da bu. İlk orada doğuyor, orada şekilleniyor. Buluşlara bakarsak, mucitler hep önlerinde duran dokümanlara, kitaplara bakarak mı bir yola adım attılar? Hayır. Kendi zihinlerinde oluşan hareketlenme ile, bir uyanış ile belli bir konuya, o ilme odaklandılar… Tahayyülleri o kadar renkli idi, hayalleri o kadar farklı idi ki (bence yani) sonuçta o icatlarını ortaya çıkardılar. Bunu çok geniş bir yelpazede de düşünebiliriz. Sadece elektrikten bahsetmiyorum sonuçta. (Şimdi ne örneği versem derken aklıma tasavvuf geldi. Tasavvuf bir duruş, bir felsefe ise ona ilim misyonunu yükleyebilir miyim diye düşündüm. ??? Hakikaten tasavvuf sadece bir düşünce biçimi, bir duruş, bir tarz mıdır? İlim olma koşulları yok mudur onda?? Neyse.. Güzel konunu dağıtmayayım sevgili arkadaşım.) Kısacası ben iki sözün farklı alanlara atıf yaptığını düşünüyor ve aralarında bir bağlantı veya bir zıtlık göremiyorum. Benim yüklediğim anlamlar bu şekilde Nurancığım. Güzel kürsün için teşekkür ediyor ve çok öpüyorum seni.
Günaydın arkadaşım , cuman hayırlı günün güzel olsun:))Bu iki söz çelişir gibi dursa da aslında birbirini tamamlayıcı özellikte diyorsun.Değerli yorumunu tek bir cümlede bu şekilde algıladım umarım yanılmıyorumdur.Bende seni öpüyorum ,sevgiyle kal canım:))
ginger2004Sayın turkuaz , verdiğiniz örnek atasözleri...dolayısı ile okunduğunda verdiği mesajda, bir düşünce limit aralığı var...bu sözleri söyletebilecek" neeeeeeeeee" varı düşünüyor insan...günlük herhangi bir olaydan sonra söylenmiş olanı değil...sık tekrarlanıp ,belli bir deneyimden sonra verilmiş bir hüküm olur kiiiii belgelendiği an..veeeeee çıktığı tarihten bugüne kadar açıp okuyup ""hımmm evet doğru bir söz "diyebilme şansımız oluyor...kiiii o tarihlerde yada bugünde yada gelecekte yer alan sözlerde olacağı gibi....yoksa gün içinde yaşadığımız her olayda, sözseli yazımsal hale getirebilmemiz ne kadar olası ..ammaaaaa bizi düşündüren ve etkileyen( iyiXkötü)söylenmiş sözselleri asla unutmayız ve tekrarlanması durumunda da kendi atasözlerimizi bile oluştururuz...ve düşünülmeyen ve sözsel söylenmeyen hiçççççççbişiiiiii de yazımsala dönüşmez...bu anlamda evet bu ikiliyi birbirinden ayırmak zor...yazımsallığa dönüşmesi için öncelikle düşünülmesi gerekli:)))...ama tarih içinde bir yer alması için yazımsal olması şart...
Yani bazı sözler hariç söz uçar yazı kalır diyoruz:))
foradreamÖncelikle burada yazı 1000ler ce yıl önceden günümüze kadar gelebilen bilgidir… Ve tarihi oluşturur… Tarih sözler üzerine oluşturulmaz. geçmişten günümüze gelen yazılar üzerine oluşturur. Yani bugun geçmiş tarihi biliyorsak bunun başlıca nedeni yazılı tarihdir… Lisede din öğretmenimiz söyle bir test yapmıştı... 10 tane öğrenci seçip, bunlardan 9 tanesini dışarı çıkartı. İçerdeki öğrenciye bir hikaye anlatı.. ve içeri bir öğrenciyi çağırdı.. ilk anlattığını öğrenciden 2. Öğrenciye anlatması istedi. Sonra 2. Öğrenciden 3. Ye.. hepsi içinde tek tek sınıfa girene kadar böle devam etti. sonucunda hikaye ilk orijinal halinden epey uzaklaştı…. Diğerine gelince daha önce hiç duymadığım bir söz.. google abla da ayrıntılı bilgi vermekten kaçındı :) Sadece arapça kökenli olduğunu öğrenebildim...fikrimce oda okuduklarmızı (yani yazıları) olduğunu gibi ezberlemek yerine öğrenmek,üretmek sindirmek uygulamak gibi birşey.. sonuç olarak herhangi bir tezat yok bence.
Çok doğru tespitler.Din Kültürü öğretmeninizin testi ; hani derler ya "birin yanına on katmak diye" bu durumda öyle olmuş.Zamanla söylenen sözler kayda geçmezse hükmü ve inandırıcılığı kalmayabiliyor ve orjinalliği bozulabiliyor..İlim/ bilim kafada kaldığı sürece düşünce paylaşılıp uygulandığında ise ilim/bilim oluyor.Yani her iki durumdada sonuç söz uçar,yazı kalır:))değerli yorumunuz için teşekkür ederim.


Serbest kürsü nedir? | Yeni konu aç | Açık konular | Biten konular | Konularım



100% Güvenli Bölge
İş ortaklığı | Web Master | Hakkımızda | Sık Sorulanlar | Bize Ulaşın
birmilyon.com bilgi merkezli bir sitedir, bilginin paylaşılması ve çoğaltılması ilkesine dayanarak,
birmilyon.com da yer alan hertürlü soru ve bilgi yarışması tamamen paylaşıma açıktır.
Seçkin üyelik | Bilgi yarışmaları | Kelime ve Zeka Yarışmaları | Günlük | Foto kulüp | Bir sorum var | Serbest kürsü
Normal üyelik | Bilgi yarışması | Çocuk yarışması | Soru gönder | Bir işlem | Bir kelime | Timsah avı
Kullanım Şartları | Güvenlik ve Gizlilik | birmilyon.com V8 turbo

Bilgi Yarışması

4,296875E-02