Ana Sayfa		İkili Yarışmalar		Kelime Yarışmaları		Zeka Yarışmaları		Günlük		Foto Kulüp		Bir Soru		Serbest Kürsü		Dostluk		Üyelik

Bilgi Yarışmaları	\|	Ödüllü Yarışmalar	\|	İkili Yarışmalar	\|	İnteraktif Yarışma	\|	Bonusmatik	\|	Ödül Listesi	\|	Çocuklar İçin	\|	Sonuçlar	\|	En İyiler

	Ana Sayfa
	Seçkin Üyelik
	Mesaj Kutusu
	Tavsiye Et
	Tıkla Kazan
	Ödül Listesi
	Gruplar / Sıralama
	Sohbet Odaları

%50 Daha Hızlı Flash Menü

Aktif soru
27.965
Aktif üye
802

KONU SAHİBİ: büyükyollarınhaydutu - 11 yorum, 5.693 kez okundu

TARİH: 11.10.2010 21:47:00

KONU BAŞLIĞI: ATTİLA İLHAN

KONU AÇIKLAMASI: Attila İlhan, 11 Ekim ölümünün yıl dönümü... Vatana dair, sevdaya dair yazdıklarınla aramızdasın. O güzel şapkanla söyleşilerin gözümün önünde, sesin kulağımda... Hep denir ya; rahat uyu, bilmem uyuyabilir misin??

Yorum yazmak için üye girişi yapmalısınız, üye girişi yapmak için buraya tıklayın

KULLANICI	YORUM
d-e-v-r-i-m-c-i	an gelir..lailaheillallah attila ilhan ölür saygı ile anıyorum.
d-e-v-r-i-m-c-i	rüzgâr uzak karanlıklara sürmüş yıldızları mor kıvılcımlar geçiyor dağınık yalnızlığımdan onu çok arıyorum onu çok arıyorum heryerinde vücudumun ağır yanık sızıları bir yerlere yıldırım düşüyorum ayrılığımızı hissettiğim an demirler eriyor hırsımdan.. (ayrılık sevdaya dahil-2) ilginiz ve katılımınız için teşekkürler...
Casablanca	Attila İlhan'dan Bir Hatıra.. 'Epeyce oluyor, Taksim'de bir sabah kahvesinde, -adı lazım değil- bir yönetmenle,oturmuş laflanıyoruz: Mahzun sonbahar,ağaçlarda kederli bir dalgınlık; otobüsler, kahvenin camlarından, mavi hayaller halinde geçiyor. Tartışma neydi, unutmuşum; hatırladığım, yeri düşüp de ülkemi savunduğumu görünce, o 'aydın' ın -epeyce şaşarak- bana yönelttiği soru: '...fakat siz ,devleti mi savunuyorsunuz?' ,hak ettiği cevabı, Abraham Lincoln'a atfedilen fıkradan esinlenerek vermiştim: '... peki siz? 'hangi' devleti savunuyorsunuz!' Fıkrayı hatırladınız mı? Mütavazı Lincoln oturmuş, pabuçlarını boyuyormuş,çevresindekilerden biri gelip de onu bu halde görünce, şaşkın ve dehşete düşmüş, soruyor: ' Ay siz pabuçlarınızı kendiniz mi boyuyorsunuz?' Nüktedan Lincoln'un cevabı, başlı başına bir 'ders': '... ya siz, kimin pabuçlarını boyuyorsunuz!' Aydınımız ne yazık ki 'çağdaş ve bağımsız yetişmez,'komprador' ve 'colonial' yetişir; daha açık söylersek, aralıksız 'başkalarının pabuçlarını boyar' ..üstelik bunu marifet bellemiştir, öyle yapmayanı bu yüzden küçümser, ya da yok sayar! Bir istisna vardır yakın tarihimizde,O da; Gazi Mustafa Kemal'dir.. 'tatlısu frengi' bu 'entel' takımının, 'bittabi' en nefret ettiği de; O'dur! ' Yıldız, Hilal ve Kalpak -Sayfa 94- Attila İLHAN Onun ders niteliğindeki bu ve benzer anektotlarını kürsülerde hatırlatmakla kendinden mustarib yeni nesil'e bir kibrit çakacağımızı bir mum yakacağımızı ümit ediyorum... ilginize teşekkürler
sebo	Türk edebiyatının önemli isimlerinden yazar-şair Attila İlhan'ı ölümünün 5. yılında hatırlattığınız için teşekkürler. Rahmetle anıyoruz. teşekkürler bizden katılımınız için...
toldi	"Nasıl yapıyor bilmiyorum, bir türlü aklım almıyor. / Beyoğlu'ndan St-Placide'e çıkıyor, Basmane'den Passy'e / İzmir'de 15945'ten soruyorsunuz "Gitti" diyorlar. / İstanbul'da siyasi polis bile adresini bulamamış!" __ Saygıyla anıyorum. Ve hatırlatıp, anmamıza vesile olduğunuz için size de çok teşekkür ediyorum. bilmukabele sevgili toldi...
marti..	Nikin boşuna büyük yolların haydutu değil.http://video.google.com/videoplay?docid=1816546364766280019#....//ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ŞİİRİ// Gözlerin gözlerime değince// Felaketim olurdu, ağlardım // Beni sevmiyordun, bilirdim // Bir sevdiğin vardı, duyardım// Çöp gibi bir oğlan, ipince// Hayırsızın biriydi fikrimce// Ne vakit karşımda görsem// Öldüreceğimden korkardım// Felaketim olurdu, ağlardım// Ne vakit Maçka'dan geçsem// Limanda hep gemiler olurdu// Ağaçlar kuş gibi gülerdi// Sessizce bir cigara yakardın// Parmaklarımın ucunu yakardın// Kirpiklerini eğerdin, bakardın// Üşürdüm, içim ürperirdi// Felaketim olurdu, ağlardım// Akşamlar bir roman gibi biterdi// Jezabel kan içinde yatardı// Limandan bir gemi giderdi// Sen kalkıp ona giderdin// Benzin mum gibi giderdin// Sabaha kadar kalırdın// Hayırsızın biriydi fikrimce// Güldü mü cenazeye benzerdi// Hele seni kollarına aldı mı// Felaketim olurdu, ağlardım....Yattığın yerler incimesin büyük şair Atilla İlhan... teşekkürler sevgili dostum , farkındalığın ve kürsüme katkıların için...
arzuulku	"BEN SANA MECBURUM Ben sana mecburum bilemezsin Adını mıh gibi aklımda tutuyorum Büyüdükçe büyüyor gözlerin Ben sana mecburum bilemezsin İçimi seninle ısıtıyorum Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor Bu şehir o eski İstanbul mudur? Karanlıkta bulutlar parçalanıyor Sokak lambaları birden yanıyor Kaldırımlarda yağmur kokusu Ben sana mecburum sen yoksun.." Yazdığı şiirlerle sonsuz yaşamı hakeden biri Atilla İLHAN..Açtığınız kürsünüzün anlamı büyük,teşekkürler.. üstadın büyüklüğüdür beni kürsü açmaya yönelten... ben teşekkür ederim ilginize.
bulmalıyım	BEN ARTIK KÜSÜM Beni de kırdılar içimde, kırdılar. Karanlık camlardan sular akıyordu, şimşekli bir boşlukta saat vurdu. Beni de kırdılar, belki yalnızdılar, belki onların da çocukluğu yoktu, bütün şarkılara kapalıydılar. Beni de kırdılar ben artık küsüm. Yağmurları yağmıyor ağaçlarıma, sularından içmiyorum susadım; ama beni de kırdılar. Soğuk bir ölüm, çevik bir bıçak gibi çakıldı aklıma. Oysa bir şarkıyım yeniden doğar günüm, bütün şarkılara kapalıydılar....... Bu güzel şiiriyle ben de katılmak istedim. En iyi dileklerimle.. ne iyi ettiniz katılmakla sevgili bulmaılıyım , ilginize teşekkürler...
ışık3406	"Büyük yolların haydudu" belgeselini yeniden izlemek,hatırlamak isterdim. Onları tanımış olmak daha bir hüzün veriyor,çünkü artık bir tek noktası bile kalmadı hiç kimsede,böyle soylu,büyük,değerli insanların.Erken gitti diyeceğim ama yaşasaydı da şimdi nerde olurdu acaba? http://video.google.com/videoplay?docid=1816546364766280019# belgeseli buradan izleyebilirsiniz...
ışık3406	Türkiye Türkiye dağlarını duman almış Üzümler memleketi tütünler memleketi Türkiye Türkiye çok gülmüş çok ağlamış Sabırlı bağrıyanık insanlar memleketi sanırım 2003 yılıydı... Habertürk tv de Mert Meriç adında bir zibidi ve yanında dört tane kendine benzeyen gazeteci arkadaşları karşılarında da Attila İlhan... konu , devlet eliyle yurtdışına tahsil amaçlı gönderilen 40 yıl öncesinin öğrencileri oralara ne için gittiler ne yaptılar... bu beş tane haberci arkadaş Attila İlhan'ı akılları sıra köşeye sıkıştırmaya çalışıyorlar... tam 2,5 saat izledim , hepsiyle öyle bir mücadele etti ki ve hepsine öyle bir ağızlarının payını verdi ki , müthişti... kendisine zaten hayrandım o gün bu hayranlığım katlandı diyebilirim... ruhu şadolsun...
alisözerman	''O sözler ki,kalbimizin üstünde,dolu bir silah gibi,ölüp ölesiye taşırız,o sözler ki,bir kere çıkmıştır ağzımızdan,uğrunda asılırız''dizelerinin şairi,adını edebiyatımızın ölümsüzler defterine hiç şüphesiz altın harflerle yazdırmıştır,ışığı tüm yurtseverlerimizin yolunu kuşkusuz nesiller boyu aydınlatacaktır. bu kıymetli dizeleri sayenizde tekrar hatırladık , katılım için teşekkürler...

Serbest kürsü nedir? | Yeni konu aç | Açık konular | Biten konular | Konularım

İş ortaklığı | Web Master | Hakkımızda | Sık Sorulanlar | Bize Ulaşın

Bilgi Yarışması

0,09375