Bilgi Yarışması, Ana Sayfa

Ana Sayfa

İkili Yarışmalar

Kelime Yarışmaları

Zeka Yarışmaları

Günlük

Foto Kulüp

Bir Soru

Serbest Kürsü

Dostluk

Üyelik
Ana Sayfa
Seçkin Üyelik
Mesaj Kutusu
Tavsiye Et
Tıkla Kazan
Ödül Listesi
Gruplar / Sıralama
Sohbet Odaları
  Üyelik
Kullanıcı adı
Şifre
Yeni üye
Şifremi unuttum
Tavsiye Edenlere 10,00 Bonus
Tavsiye edeceğiniz e-posta adresi


%50 Daha Hızlı Flash Menü

Toplam üye
2.056.743
Aktif soru
27.965
Aktif üye
1.620

Bayrak

GÜNLÜK ÖZELLİKLERİ
Günlük sahibiceli_bon -
Günlük adıceli_bon için ölesine bişiler :)) - Herkese açık günlük
Toplam okunma sayısı11057
Son güncelleme / Toplam kayıt15.10.2007 13:34:00 / Toplam kayıt: 39

GÜNLÜK KAYITLARI
HAYIR ANNE HAYIR!!! BABAM ÖLMEDİ :...(Yeni yorum girAç/Kapa
Hayır Anne Hayır Babam ÖLMEDİ
Bana ölümü anlat anne
Bedeni tamken nasıl ölür bir insan.
Hayır anne hayır, ölmedi babam
Bak işte, uzanmış boylu boyunca
Uyuyor yatağında...

Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Sonra her zaman ki gibi
Hanım bir çay yapta şöyle
İçelim kendimize gelelim diyecek.

Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Yine ne toplandınız diye kızacak millete
Gürültüyü sevmez babam anne
Göndersek mi misafirleri
Sonra kalkınca kızmasın bize
Haydi anne sil gözyaşlarını
Babam ağlamana dayanamaz bilirsin
Ve bunu söyleyemez sana
Zaten hasta adam, birde biz üzmeyelim...

Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Olum hazırla formaları, maça gidiyoruz.
Her zaman ki gibi sinirlenip maçta
Küfredip sahayı terkedecek.
Sonra geçip ırmağın kenarında
Türküler söyleyecek...

Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Ne olur gönder şu ambulansı
Zaten teni buz gibi babamın
O morg denen yerde uyuyamaz ki
Korkuyorum, uyanır hastahaneyi birbirine katar yine
Bilirsin, sinirlenirse durduramaz hiç kimse

Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Ne olur kaldırın o musalla taşından
Zaten teni buz gibi babamın
Sevmez babam öyle soğuk yerleri
Hatırlarsan Sivas’tan o yüzden taşınmıştık
Haydi anne, babamı kaldıralım musalla taşından

Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Boşuna okutma salasını
Millet gerçek zannedecek
Yalan söylüyor o imam
Kıldırmasın söyle o adama namazı
Birazdan kalkacak babam, eve gelecek ardından...


Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Koymayalım 0nu o tahta kutuya
Dar yerde nefes alamaz babam
Zaten hasta adam, kızdırmayalım yine
Haydi anne, babamı çıkaralım tabuttan...

Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Her zaman yaptığı gibi, tarlaları gezecek
Sonra vurup kendini yollara,
Sensizliği dinleyecek
Anne, babamı koymayalım mezara
Kefeni toz-toprak olacak
Bilirsin dikkat eder kıyafetlerine
Haydi anne, babamı çıkaralım mezardan...

Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Saklayalım kürekleri, toprak atmasınlar üzerine
Sıkıntıya gelemez babam, sinirlenir yine
Anne, o tahtaları koymayın mezara
Babam çıkamaz, altında kalır sonra
Atmayın toprakları, atmayın üzerine
Babam, babam uyanacak değil mi anne?

Bak gör anne, birazdan uyanacak babam.
Gel bırakmayalım mezarlıkta 0nu.
Bak hoca efendi başında bekliyor.
Bak o da benim gibi, uyanacağını biliyor.
Haydi gitmeyelim anne
Bak babam hala bizi bekliyor...

Anne üzerinden seneler geçti.
Babam hala neden eve dönmedi.
Hayır anne hayır ölmedi babam.
Hem bana söz verdi. Sende şahittin,
Bu hastalığı yeneceğim demişti.
Bana verdiği tüm sözleri tutardı babam.
Öldü deme şimdi adamın ardından
Hayır anne hayır ölmedi babam


Kayıt tarihi : 19.04.2007 - Toplam yorum : 0


BİR BEBEĞİN GÜNLÜĞÜ...!Yeni yorum girAç/Kapa

5 Ekim: Bugün var edildim. Buradayim. Varim. Müthis bir duygu bu. Var oldugumu henüz annem ve babam bilmiyor.
 
Bir elma çekirdeginden bile küçügüm. Ama ne de olsa, ben benim. Varim ya! Bu bana yetiyor. Henüz bedenim belli belirsiz, yüzüm yok ama, varligimi ve benligimi hissedebiliyorum. Bir kiz olacagim ve baharda çiçekleri sevecegim

19 Ekim  (14.gün) : Biraz büyüdüm. Kimildamam mümkün degil. Annem henüz farkinda degil ama 0nun kaniyla besleniyorum. Kalbini dolasip gelen simsicak kan bana geliyor. Beni sevecek bir kalbin kipirtilarini simdiden hissediyorum. Annem beni çok sevecek. Annem için güzel bir sürpriz olacagim.

23 Ekim (18.gün): Hiç göremedigim bir el agzimi biçimlendirmeye basladi. Dudaklarimda 0nun dokunusunu hissediyorum. Bu "el"in dokundugu yerler dudagim damagim oluyor. Düsünün bir yil sonra bu elin dokundugu yerde tebessümler açacak, gülecegim. Dudagimdan ve dilimden sözler dökülecek. Herhalde önce "Anne!" diyecegim. Anne duyuyor musun beni? Seninle konusacagim. Sana gülecegim. Kimilerine göre hâlâ daha var degilmisim... Nasil olur? Varim ve gülücükler sunacak dudaklarim da olmak üzere ya... Hem sonra bir ekmek kirintisi ne kadar küçük olursa olsun yine ekmektir. Öyle degil mi annecigim? Ah bir konusabilsem!

27 Ekim (22.gün): Bugün pek mutluyum. İçimde tatli bir kipirti basladi. Artik bir kalbim var. Kalbim atmaya basladi. Hayatim boyunca böyle atip duracak. Sevgilerle dolduracagim kalbimi. Tipki anneminki gibi... Annem bedeninde iki kalbin birden atmaya basladigini bilseydi ne kadar sevinirdi! Duyuyor musun anne?

2 Kasim (28.gün): Her gün biraz daha büyüyorum. Kollarim ve bacaklarim da biçimlenmeye basladi. Hele bir büyüsün kollarim bak nasil kucaklayacagim seni annecigim. Su ayaklarim da tamamlansin da, beraber çiçekli bahçemizde yürürüz. Belki birlikte okula gideriz.

12 Kasim (38.gün): Ah evet... Bunlar, bunlar ne kadar sevimli ve küçük seyler. Aman Allah im parmaklarim da çikmaya basladi. Bunlarla çiçek toplayacagim, annemin elini tutacagim, kalem tutacagim. Belki de güzel bir siir yazacagim. Annecigim, orada misin? Ellerimi ellerinin arasina koymak için sabirsizlaniyorum.

20 Kasim (46.gün): Oh, nihayet.. Annem doktora gitti. Burada oldugumu ögrendi.. Yasasin! Doktor teyze özel bir cihazla gördü beni. Ultrason diyorlarmis. Resmimi bile çekti. Sevinmiyor musun annecigim? Seneye kalmaz kollarinin arasinda olacagim...

25 Kasim (51.gün): Artik babam da burada oldugumu biliyor. Fakat henüz kiz oldugumun farkinda degiller. 0nlara sürpriz yapacagim..
 
10 Aralik
(66.gün): Bugün yüzüm tamamlandi. Artik iki güzel gözüm, bir küçük burnum, dudaklarim ve yanagim var... Anneme benziyorum
Kayıt tarihi : 9.04.2007 - Toplam yorum : 0



HAYAT BU KADAR KOLAY OLSA KEŞKE :))Yeni yorum girAç/Kapa

Sabah jimnastigimizi yapmak için "Çalistir" komutuna tiklamak yetse...

* Isten güçten bunaldigimizda ESC'ye basarak herseyden kaçabilsek, biraz rahatladiktan sonra "Herhangi bir tusa basarak" geri dönebilsek...

* "EKLE/KALDIR"a girerek görmek istedigimiz herkesi hayatimiza dahil etsek, sevmedigimiz insanlari sonsuza kadar hayatimizdan çikarabilsek...

* Kafamizda binbir gürültü ugultu bizi allak bullak ettiginde hoparlörlerimizi kapatabilsek...

* Görünüsümüzde degisiklik yapmak istedigimiz zaman,"Görünüm Ayarlari"ndan istedigimiz renkleri, inceligi,büyüklügü, uzunlugu seçebilsek...

* Esyalarimizi kaybettigimizde "BUL" komutuna
tiklayarak evin her tarafini arayiversek..

* Ev isleri için de bir tiklamayla "YARDIM"a
ulasabilsek.. .

* Sigorta yaptirmaya ihtiyacimiz olmasa, kendi
kendimizin Backup'ini alabilsek ve yaralandigimizda hasar gören yerlerimizi yenileyebilsek...

ÇOK GÜSEL OLUR DU DEĞİL Mİ ?  :)))

 



Kayıt tarihi : 14.03.2007 - Toplam yorum : 0


UMUT ÇİÇEKLERİYeni yorum girAç/Kapa

İçimdeki umut çiçeklerine su vermiyorum artık!

Artık bıraktım seni
beklemeyi...Gelmeyeceksin anladım artık!Şimdi tek çabam bıraktığın
kesiği yaraya çevirebilmek...Biliyorum asla eskisi gibi olmayacak;
o yara hiç iyileşmeyecek...Ama belki diyorum kabuk bağlar,bu acı yerini
sızlamaya bırakır....

Şimdi seni silmek için kötü anılara ihtiyacım var.Ama bizim yok ki öyle
anılarımız.Biz hep mutluyduk seninle,çünkü beraberdik her zaman....
Ne olursa olsun ayıramamıştı bizi hiç birşey...Şimdi ne oldu da bu hale
geldik??anlamıyorum....

Düşünüyorum şimdilerde acaba bitti dememle mi bitti diye...ama ilk
değildi ki bu!Biz çok denemiştik bitirmeyi,ben sana çok git demiştim..
ama böyle dönüşümsüz gitmemiştin hiç!dayanamazdık ayrılığa..Şimdi ne
oldu da bu kadar kolay vazgeçtin benden,nasıl geçtin sevgimizden....

Benim bitti demem mi yoksa senin başkalarına gitmen mi daha yanlış
bilmiyorum...çözemiyorum ve korkuyorum..Ya seni çok üzerlerse!ya benim
kıyamadığım kalbini kırarlarsa diye....

Ama yine de dileğim kapını hep mutluluk çalsın..CANIMI YAKSA DA
SENSİZLİK,,BAŞKALARIYLA OLMAN DELİRTSE DE BENİ....MUTLU OL DA
KİMİNLE OLURSAN OL SEVDİĞİM.......



Kayıt tarihi : 29.01.2007 - Toplam yorum : 5

Okadar özlem varsa içinde ne duruyorsun. Bir telefonun ucu kadar yakınken hala aramasını beklemektense sen ara. Bırak içindeki sevgi yumağı çıksın ortaya. 0nun için değil kendin için arayabilirsin. :))

bunu ASLA yapmıcam :((

 


Kayıt tarihi : 30.01.2007 02:05:00 - Yorum sahibi: ata.sahin

Neden? Gururunmu kırılır...

yooo değiceğini bilsem zaten hiç durmaz arardım ama DEĞMEZ ...!


Kayıt tarihi : 30.01.2007 02:26:00 - Yorum sahibi: ata.sahin

eğer o kişi doğru insan ve seninse sebep ne olursa olsun gelir üzülme bu kadar.aşkta gurur olmaz derler ama olur.gurur yapacaksın ama her zamanda bi açık kapı bırakacaksın.yalnız fazla naz ve sürekli bitti demek karşı tarafı çok bunaltır.sevgi

haklısın ama artık konuşacak bişiler kalmadı.gelmese de olur bu vakitten sonra


Kayıt tarihi : 30.01.2007 09:15:00 - Yorum sahibi: isembuke

çok güzel bir şiir ..tam benim ruh halıme uygun ..ne diyelim...gidene güle güle...yapacak bi şey yok...dönmemişse   hiç  senin olmamıştır zaten....

efet normalde öle olması gerekiyor gidene güle güle demek makbul ama o an ki acıyla sanırım güle güle denilmiyor:(


Kayıt tarihi : 20.05.2007 18:43:00 - Yorum sahibi: safguzin

ben de diyemiyorum zaten..

:(((


Kayıt tarihi : 21.05.2007 22:00:00 - Yorum sahibi: safguzin


MAHKEME DİYALOGLARI...!Yeni yorum girAç/Kapa

 

-SORU: Doğum tarihiniz nedir?
CEVAP: 15 Temmuz
SORU: Hangi yıl?
CEVAP: Her yıl

***

SORU: Hastalığınız hafızanızı etkiliyor mu?
CEVAP: Evet
SORU: Peki ne şekilde etkiliyor?
CEVAP: Olayları unutuyorum.
SORU: Bize unuttuğunuz bir şeyi örnek olarak verebilir misiniz?

***

SORU: Sizinle yaşayan oğlunuz kaç yaşında?
CEVAP: Ya 38 ya da 35. Hangisi olduğunu hatırlamıyorum.
SORU: Ne kadardır sizinle yaşıyor?
CEVAP: 45 yıldır…

***

SORU: Kocanız uyandığı zaman, size söylediği ilk şey neydi?
CEVAP: Bana ‘Neredeyim ben, Canan?’ dedi.
SORU: Peki bu niçin canınızı sıktı?
CEVAP: Çünkü benim adım Suzan…

***

SORU: Korna çaldınız mı?
CEVAP: Kazadan sonra mı?
SORU: Kazadan önce.
CEVAP: Tabii; 10 yıl boyunca…

***

SORU: Kadının üç çocuğu vardı değil mi?
CEVAP: Evet.
SORU: Kaçı erkekti?
CEVAP: Hiçbiri.
SORU: Hiç kız çocuğu var mıydı?

***

SORU: Saldırganı tarif eder misiniz?
CEVAP: Orta boyluydu, sakalı vardı.
SORU: Kadın mıydı, erkek miydi?

***
SORU: Merdivenlerin bodrum katına indiğini söylediniz.
CEVAP: Evet.
SORU: Aynı merdivenler yukarı çıkıyor muydu?

***

SORU: İlk evliliğiniz nasıl sona erdi?
CEVAP: Ölümle.
SORU: Ölen kimdi?

***

SORU: Vücudu incelediğiniz zamanı hatırlıyor musunuz?
CEVAP: Otopsi 18.30 da başladı.
SORU: Adam ölüydü değil mi?
CEVAP: Yok, oturmuş, neden üzerinde otopsi yaptığımı merak ediyordu



Kayıt tarihi : 18.01.2007 - Toplam yorum : 0


GERÇEK BİR ÖYKÜYeni yorum girAç/Kapa

 GERÇEK BİR ÖYKÜ

 

Kaba saba, soluk, yıpranmış giysiler içindeki yaşlı çift, Boston treninden inip
utangaç bir tavırla rektör'ün bürosundan içeri girer girmez, sekreter masasından
fırlayarak önlerini kesti... Öyle ya, bunlar gibi ne idüğü belirsiz taşralıların
Harvard gibi üniversitede ne işleri olabilirdi?

Adam, yavaşça rektörü görmek istediklerini söyledi. İşte bu imkansızdı..
Rektörün o gün 0nlara ayıracak saniyesi yoktu..
Yaşlı kadın, çekingen bir tavırla; "Bekleriz" diye mırıldandı...
Nasıl olsa bir süre sonra sıkılıp gideceklerdi.. Sekreter sesini çıkarmadan
masasına döndü.. Saatler geçti, yaşlı çift pes etmedi.. Sonunda sekreter,
dayanamayarak yerinden kalktı. "Sadece birkaç dakika görüşseniz, yoksa
gidecekleri yok" diyerek rektörü iknaya çalıştı. Anlaşılan çare yoktu..

Genç rektör, isteksiz bir biçimde kapıyı açtı. Sekreterin anlattığı tablo içini
bulandırmıştı. Zaten taşralılardan, kaba saba köylülerden nefret ederdi.
Onun gibi bir adamın ofisine gelmeye cesaret etmek, olacak şey miydi bu?
Suratı asılmış, sinirleri gerilmişti.

Yaşlı kadın hemen söze başladı. Harvard'da okuyan oğullarını bir yıl önce
bir kazada kabetmişlerdi. Oğulları, burada öyle mutlu olmuştu ki, 0nun
anısına okul sınırları içinde bir yere, bir anıt dikmek istiyorlardı.

Rektör, bu dokunaklı öyküden duygulanmak yerine öfkelendi. "Madam"
dedi, sert bir sesle, "Biz Harvard'da okuyan ve sonra ölen herkes için
bir anıt dikecek olsak, burası mezarlığa döner..."

"Hayır, hayır" diyerek haykırdı yaşlı kadın.. "Anıt değil... Belki, Harvard'a
bir bina yaptırabiliriz". Rektör, yıpranmış giysilere nefret dolu bir nazar
fırlatarak, "Bina mı?" diyerek tekrarladı, "Siz bir binanın kaça mal olduğunu
biliyor musunuz? Sadece son yaptığımız bölüm yedi buçuk milyon dolardan
fazlasına çıktı..."

Tartışmayı noktaladığını düşünüyordu. Artık bu ihtiyar bunaklardan
kurtulabilirdi.. Yaşlı kadın, sessizce kocasına döndü: "Üniversite
inşaatına başlamak için gereken para bu muymuş? Peki, biz niçin
kendi üniversitemizi kurmuyoruz, o halde?"

Rektör'ün yüzü karmakarışıktı.. Yaşlı adam başıyla 0nayladı.
Bay ve bayan Leland Stanford dışarı çıktılar. Doğu California'ya,
Palo Alto'ya geldiler. Ve Harvard'ın artık umursamadığı oğulları için
onun adını ebediyyen yaşatacak üniversiteyi kurdular.

Amerika'nın en önemli üniversitelerinden birini STANFORD'u.


=========

Ayağınıza kadar gelip, sizinle görüşmek isteyen insanlara
yaklaşmadan önce bir kez daha düşünmeniz dileğiyle...



Kayıt tarihi : 18.01.2007 - Toplam yorum : 1

Çok güzel bir öykü... çok duygulandım gerçekten. Ellerine sağlık Teşekkürler. Hiç bir zaman ön yargılı olmamalıyız ve karşımızdaki kişileri de dinlemeden anlamadan hafife almamalıyız. Daha da önemlisi görünüşe göre hüküm vermemeliyiz

celi_bon :rica ederim bi siteyi dolaşırken dikkatimi çekti ve paylaşmak istedim.düşüncelerinde son derece haklısın ama malesef önyargılı olmamayı çoğu zaman beceremiyoruz :((


Kayıt tarihi : 18.01.2007 10:32:00 - Yorum sahibi: Nisanur70


5 $ :))Yeni yorum girAç/Kapa

New Yorktan Los Angelese giden bir uçakta cingöz bir avukat ile aptal sarışın görünüşlü bir hanım yanyana oturuyorlar.Avukat hem hanımla yakınlaşmak hem de hoşça vakit geçirmek için bir oyun teklif ediyor.Kabul görünce oyunu anlatıyor:

-Size bir soru soracağım, cevabı bilemezseniz bana $5 vereceksiniz.Sonra siz soracaksınız bilmezsem ben size $50 vereceğim.

İlk soruyu soruyor:

-Ay ile Dünya arasındaki uzaklık ne kadardır?

Kadın tek söz söylemeden çantasından $5 çıkarıp adama uzatmış.Soru sorma sırası sarışına gelmiş:

-Tepeye 3 ayakla tırmanıp, 4 ayakla aşağıya inen şey nedir?

Adam dakikalarca düşünmüş cevabı bulamamış.Cüzdanından $50 çıkarıp kadına uzatmış.Kadın parayı kibarca alıp çantasına koyarken avukat merakla sormuş:

-Cevap ne?

Kadın tek kelime etmeden çantasını açmış ve $5 çıkarıp adama uzatmış.



Kayıt tarihi : 11.01.2007 - Toplam yorum : 0


Umudumu yitireli hayli zaman geçti...!Yeni yorum girAç/Kapa

Umudumu yitireli hayli zaman geçti yeniden sevebilmek zor
ellerimin arasından kayıp giden sen..
yeniden doğarmısın ki karanlık sabahlarıma?

kelimelerimi dizdin boğazıma dar ağacında asılı kaldım.

kalbime bir kurşunda ben sıkıyım dedim olmadı yapamadım,yapamazdım
EYY...!

KALBİMİ SARAN MUAMMA BENDE BİR KURŞUNLUK CAN VAR AMA VURULURSUN DİYE AKLIM ÇIKIYOR

işte tek nedeni bu..!

üstüme bastığın yeter,ezip geçtiğin yeter
her an kaybederim korkusuyla hayatımı zindana çevirdiğin yeter..
istediğin bir değil bin çiçekse
istediğin başka bir ten,başka bir bedense..
istediğin ben değilsem eğer
peki..
azad kuşunu yüreğine bıraktım
geçmişi gömeriz en dipsiz kuyulara,sevda şarkılarını yok ederiz..
bir sen bir de ben vardık evvel zaman içinde...
masallara devrederiz yitik sevdamızı
bir varmış bir yokmuş oluruz
unutursun...
unutulursun belki...
şimdi.

bırakıyorum seni..
gözyaşlarım işkencelerde,kelimeler kifayetsiz
umutlar yitirilmiş..
ne yeni doğacak gün için can kalmış bedende
nede geçmişi unutacak kadar kalpsiz bir yürek

hadi al ve git ne varsa
topla yüreğimin kırıklarını
hadi bir tekmede sen at savur çamuruma
hadi hiç yaşanmamış say beni..
hadi git ne olur göm diri diri mezara  beni

 

 

 

 

 

 

 



Kayıt tarihi : 10.01.2007 - Toplam yorum : 1

umutsuz yaşanmaz yoksa yaşayan bir ölü gibi olursun. bırakma ümitlerini 0nlar seni ayakta tutacaktır. tıpkı benim gibi.hayat acımasız olsada sevmek çok güzel. kavuşamasakta yüreğimizde yaşatmak güzel. bizde hayallerimizde yaşarız tüm güzelliğiyle sevdamızı.

celi_bon : haklısın ne de güsel sölemişsin umutsus yaşanmıo die ama umutlarda sonsuza kadar sürmüo

ne yazık ki aşk ya da sevgi için inancın azalıosa umudun da bitip tükenio pes ediosun zamanla


Kayıt tarihi : 11.01.2007 01:22:00 - Yorum sahibi: lavilla


FEDA OLDUN MU SEN HİÇYeni yorum girAç/Kapa

             FEDA OLDUN MU SEN HİÇ.?

Bir insanı unutmak bir insandan vazgeçmek bir insanı hayatından sonsuza kadar çıkartmak zorunda kaldın mı
sen hiç? 
Hani ölmüş gibi, hani uzatsan da elini tutamayacağını bilmek gibi. Her an kapından içeri gülümseyerek gireceğini bekleyip ama aslında hiç gelmeyeceğini bilmen gibi.
Ne zor şey değil mi ?ölmediğini bilmek,
Ama ölmüş gibi ulaşılmaz olması artık o insanın sana
 Ne kadar katlanılmaz bir gerçek değil mi?
 sen hala bu kadar sevgili iken.?
Özlemek, bu kadar özlemek, etini kemiğini yakarcasına özlemek. Çok kötü değil mi? Bu kadar
özleyip 0nu görememek, 0na dokunamamak 0nu işitememek.
Artık sonunun "di" li hali değil mi? Biliyorsun değil mi. Ne kadar umutsuz bir arayıştır o, Kalabalık caddelerde geçen binlerce yüze bakmak. Belki bir kez daha görebilmek için o yüzü. Belki biraz önce geçti bu kaldırımdan diye düşünmek. Belki şu an arkamda yürüyen insanların içinde bir yerde demek. Belki şu an üzerimdedir gözleri diye paranoyalar
yaşamak ne zordur Değil mi? Ne kadar eritir insanı fark etmeden. Sen de biliyorsun değil mi bunları? Bir sinema koltuğunda sende iki kişi gibi oturdun mu hiç? Hiç iki kişi gibi zevk aldın mı bir konserden yalnız başına. Güzel bir kafe keşfettiğinde, Güzel bir film seyrettiğinde, Güzel bir şarkı dinlediğinde, güzellikleri oranında eksik kaldıklarını hissettin mi?Paylaşamadığın için 0nunla. Hiç iki kişilik beyninle yarım insan olabildin mi? Baktığında aynada yüzünün yarısını gördüğün oldu mu hiç? Sana hayatındaki en büyük yoksunluğu yaşatandan Nefret edemediğin Oldu mu hiç? Gözünün içine baka baka kolunu bacağını kesen bir insanın yüzüne, Sevgi dolu bir gülümseme ile bakabildiğin zamanlar oldu mu hiç? Hayatta inandığın bütün değerleri alt üst eden birisine aşk şiirleri yazabildin mi? 0nu içinde korumanın seni yok etmek olduğu zamanlara
                 FEDA OLDUN MU SEN HİÇ?


Kayıt tarihi : 6.01.2007 - Toplam yorum : 11

ben feda oldum arkadaşım. sevipte kavuşamamayı, özleyipte görmemeyi, uzanmak istedikçe uzanmamayı yaşadım, hala yaşıyorum. kalbime söz geçiremiyorum, kafamdan atamıyorum. uzaktan sevmeye alıştırmaya çalışıyorum kendimi oda dayanılmaz oluyor ama neylersinki eldende birşey gelmiyor. bazen keşke hiç tanımamış olsaydım, hiç yaşamamış olsaydım değim çok oluyor, sonra dönüp kendime kızıyorum neden böyle diyorsun diye. anlayacağın ne öyle oluyor ne böyle oluyor. ben kendimi sanırdım sadece bunu yaşayan benmiyim diye. galiba aynı kaderi paylaşıyoruz seninle.

 

bende senin yaşadığın hisleri taa düne kadar yaşıyordum.ama anladım ki hiç bişi kendimisden daha değerli değil! ne yaparsak kendimise yapıyorus.deymiyomuş tecrübeyle sabittir:))


Kayıt tarihi : 6.01.2007 19:26:00 - Yorum sahibi: lavilla
bende senin yaşadığın hisleri taa düne kadar yaşıyordum.ama anladım ki hiç bişi kendimisden daha değerli değil! ne yaparsak kendimise yapıyorus.deymiyomuş tecrübeyle sabittir:))
Kayıt tarihi : 6.01.2007 21:51:00 - Yorum sahibi: celi_bon

çoookk feda oldum hem de çok:)

ya ama ben siz üzülesiniz die eklememiştim ki bunu yazı işte yahu boşverin üzülmeyin her ne kadar gerçekleri yaşanıo olsa da amannn hikaye işte deyip boşverin ve gülümseyin:))


Kayıt tarihi : 7.01.2007 01:58:00 - Yorum sahibi: aboluk
sen feda olmamışsınki. sadece olduğunu sanmışsın arkadaşım.
Kayıt tarihi : 8.01.2007 23:39:00 - Yorum sahibi: lavilla
iyi de ben feda oldum demedim zaten beğendiğim bi yazıyı paylaştım sadece.hakeden biri olsa feda olurum elbette ama öle biri yok ne yazık ki :))
Kayıt tarihi : 8.01.2007 23:42:00 - Yorum sahibi: celi_bon
    feda oldum .....hem de canımı yakarcasına ......ama.değmezmiş.... bunu da   anladım..geç de olsa..akıllı olduğunu sana ben  .hiç karşılık  beklemeden ,hiç yarar gözetmeden .sevebilmeyi yaşadım ve    sadece  aşkı öğrendim......( O ise ''karşısına çıkan fırsatı değerlendirdi ''.).....kendimi harap ettikten sonra..neye yarar ki..biraz geç oldu..keşke hiç tanımasaydım...keşke hiç sevmeseydim diyorum şimdi...bu kadar gözyaşına değmezmiş...ama bazı şeyler yaşamadan öğrenılmıyor ne yazık ki.....
Kayıt tarihi : 28.05.2007 20:22:00 - Yorum sahibi: safguzin

ayrıca.... ben yeni gördüm... yazınızı biraz geç oldu ....ama   daha önce de okusaydım bu kadar anlamlı olmayacaktı ... sanki yaşadıklarımı anlatmış ve beni anlatmış gibi...elinize sağlık celı-bon

sağol güzin

geç olması önemli değil demek bu zamana kısmetmiş.keşke mutlulukla ilgili bir yazı yazmış olsaydım da sen de 0na ortak olsaydın.ama hayat işte hep gülümsemekle olmuo .biraz daha olgunlaşmak için türlü türlü acılar çekmemiz gerekio sanırım her ne kadar canımız yansa da içimiz acısa da...


Kayıt tarihi : 28.05.2007 22:39:00 - Yorum sahibi: safguzin

halbuki ben kendimi yeterince olgun sanıyordum ...ama bazı kalpsizler sayesınde,artık fazlasıyla olgunlaştım...bundan sonra da daha fazla olgunlaşmaya ihtiyacım olmayacak...bu yetti de arttı bile...

her acıdan bi pay çıkartmak gerek sanırım.sende dersini almışsın kötü de olsa umarım bundan sonra hep güsel şeler yaşarsın :))


Kayıt tarihi : 29.05.2007 23:10:00 - Yorum sahibi: safguzin

teşekkür ederim ......aşk  defterlerini  kapattım artık...bi daha da açmaya hiç mi hiç niyetim yok...

öle deme ama aşk güzel şeydir.kötü yaşanmışlıklar umudunu kırmasın.bi gün gerçek aşkı bulman dileğiyle...


Kayıt tarihi : 31.05.2007 23:43:00 - Yorum sahibi: safguzin


Sayfa : <<   <  1 2 3 >  >>

Günlük yazmak için üye girişi yapmalısınız, üye girişi yapmak için buraya tıklayın.




Günlük nedir? | Günlüklerim | Yeni kayıt | Günlük ara

100% Güvenli Bölge
İş ortaklığı | Web Master | Hakkımızda | Sık Sorulanlar | Bize Ulaşın
birmilyon.com bilgi merkezli bir sitedir, bilginin paylaşılması ve çoğaltılması ilkesine dayanarak,
birmilyon.com da yer alan hertürlü soru ve bilgi yarışması tamamen paylaşıma açıktır.
Seçkin üyelik | Bilgi yarışmaları | Kelime ve Zeka Yarışmaları | Günlük | Foto kulüp | Bir sorum var | Serbest kürsü
Normal üyelik | Bilgi yarışması | Çocuk yarışması | Soru gönder | Bir işlem | Bir kelime | Timsah avı
Kullanım Şartları | Güvenlik ve Gizlilik | birmilyon.com V8 turbo

Bilgi Yarışması

0,046875